Hükümeti Pijamalı Medya Patronları Değil, Millet Kuracak

Bartın Milletvekili, TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Yılmaz Tunç, TOKİ konutlarından oluşan Hürriyet Mahallesi’nde 16 Nisan'da 18 maddeden oluşan anayasa değişikliğini anlattı.

AK Parti Bartın Milletvekili, TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Yılmaz Tunç, Bartın Merkez Hürriyet Mahallesi’nde yaptığı toplantıda “Yeni sistemde hükümetler otellerde, medya patronlarının villalarında değil, sandıkta kurulacak" dedi.

Milletvekili Tunç 16 Nisan'da 18 maddeden oluşan anayasa değişikliği için  yapılacak halkoylamasına çalışmalarına Bartın Merkez mahallerinde devam etti. Bartın TOKİ konutlarından oluşan Hürriyet Mahallesindeki toplantıya, İl Genel Meclis Başkanı Kenan Dursun, AK Parti Bartın İl başkan yardımcıları, Muzaffer Yelkenci, Sabri Açıkgöz, Ramazan Taş, Uğur Yılmaz, Murat Yıldırım, Merkez İlçe Başkanı Ali Eyüpustaoğlu, İl Kadın Kolları Başkanı Yasemin Dora Kurtkaya, Belediye Meclis üyeleri İlker Camcı, Cahit Kemik ve bazı teşkilat mensupları katıldı.

Hükümetlerin sandıkta kurulmasından rahatsızlar

Milletvekili Tunç Bartın Hürriyet Mahallesinde yaptığı toplantıda; “Hükümetlerin sandıkta kurulmasından rahatsızlar; otel odalarında, medya patronların villasında kurulduğu eski günleri özlüyorlar. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminde Hükümeti millet sandıkta bizatihi kendisi kuracaktır. Artık otel odalarında, baronların işyerlerinde hükümet kurmak yok. Yeni sistemde hükümet için, yasama için, yargı için yegane belirleyici Millet olacak.” Dedi.

Yeni sistem, değişimdir, gelişimdir, istikrardır

Milletvekili Tunç, mahalle sakinlerinin yoğun ilgi gösterdiği toplantıda, 16 Nisan Halk oylamasında 'Evet' ile bir yenilik önerdiklerini, 'Hayır' diyenlerin ise eski düzen devam etsin istediklerini söyledi. Tunç, "Niçin Evet sorusuna, değişikliği madde madde anlatarak cevap veriyoruz. Hayır statükodur, istikrarsızlıklar, krizler, darbeler üreten sistemi devam ettirmektir. Evet ise değişimdir, gelişimdir, istikrardır."dedi.

TOKİ konutları siyasi istikrarın eseri

Geçmişte koalisyonların Bartın’a da zaman kaybettirdiğini hatırlatan Milletvekili Tunç, AK Parti’nin tek başına iktidarı sayesinde Bartın’a 3.8 milyar lira tutarında kamu yatırımı kazandırdıklarını, devam eden kamu yatırımının olduğunu belirterek, istikrar olmasaydı Burada TOKİ konutları yapılamazdı, yetmiyor yeni TOKİ konutları yapıyoruz, Bartın’a 38 yeni okul yapılabilir miydi? Üniversite kurulup bugün 13 bin öğrencisine ulaşabilir miydi? Bartın İl merkezimizde, atıksu arıtma tesisleri, doğalgaz çalışmaları,  dere ıslahları, İnkumu su şebekesi ve derin deniz deşarjı gibi önemli çevre yatırımlarımız gerçekleşebilir miydi?, Bartın Irmağı Islah projesi programa alınamazdı.Hiç duble yolu olmayan Bartın’a duble yolların yanına katrilyonluk yatırım olan Bartın-Kurucaşile yoluna, üç baraj inşaatına birden başlanamazdı.  400 yataklı devlet hastanesi konuşulmazdı. Köylerimize yol ve içme suyu projelerini başta olmak üzere 150 milyonluk proje hayata geçebilir miydi? Bartın’da bunların hepsi AK Parti iktidarı döneminde siyasi istikrar sayesinde oldu.

5 yıllığına seçilen Cumhurbaşkanı 12 yıllığına seçileni nasıl kontrol altına alabilir.

Milletvekili Tunç hayırcıların anayasa mahkemesi üyelerini de Cumhurbaşkanının kontrolüne teslim ediyor açıklamalarının tamamen yalan, böyle bir şey yok. Anayasa mahkemesinin üyeleri tarafsız olacak üyeleri seçimi ile herhangi bir değişiklik yok 15 üyenin 4’ü cumhurbaşkanı belirleyecek zaten öyleydi yine aynı olacak, Yargıtay’dan, Danıştay’dan, Yök’ten seçimle gelen isimlerden  12 yıllığına seçildikleri için 5 yıllığına seçilen bir cumhurbaşkanı 12 yıllığına seçilen üyeleri nasıl kontrolü altına alabilir. .Halen eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’ den beri görev yapan anayasa mahkemesi üyeleri  oradalar.

Türkiye’deki referandum Avrupayı niye bu kadar ilgilendiriyor

Milletvekili Tunç Avrupa’da anayasa değişikliğine hayır çıkması için elinden geleni yapıyor. Avrupa Türkiye’deki referandumdan sanane ? Türkiye’ deki referandumdan iyiliğimizi mi düşünüyorlar ? Neden Türkiye’deki halk oylaması bunları niye bu kadar sıkıntıya soktu. PKK bayraklarıyla ‘hayır’ propagandası yapıyorlar. İsviçre’de astıkları pankartı gördünüz. Cumhurbaşkanımızın şakağına silah resmi koyarak ölümle tehdit ediyorlar.  Kim? Avrupa’daki teröristler ‘hayır’ için çalışanlar .Ne yapacağız? Onlara yüksek sesle cevap vereceğiz. Siz ne zannediyorsunuz Türk Milletini diyeceğiz.

16 Nisanda EVET diyerek Avrupa’ya cevap vereceğiz

Onlar gezi olaylarında da 24 saat canlı yayın yaptı. 15 Temmuz darbe girişiminde de gelişmeleri endişe ile takip ediyoruz dediler. Şunu söyleyemediler, bu bir darbe girişimidir. Demokrasi ve Cumhuriyete karşı bir kalkışmadır. Türkiye Cumhuriyetinin seçilmiş Cumhurbaşkanının, Başbakanının, hükümetinin yanındayız dedi mi Avrupa? Diyemedi. Şimdi sana ne oluyor? Çıkmışsın Hayır propagandası serbest ama Türkiye Cumhuriyetinin dış İşleri Bakanına, Adalet Bakanına, Aile Bakanına orada referandumun vatandaşlarımıza anlatmak yasak. Bunun cevabını vereceğiz 16 Nisanda EVET diyerek.

Orada karanlık işler dönmesin.

Türk Silahlı kuvvetlerinin devlet denetleme Kuruluna tabii olması yanlış mı doğru mu? Ama şu anda tabii değil. Devlet Denetleme Kurulunu Türk Silahlı Kuvvetlerini denetleyemez. Karanlık işler dönüyor. 15 Temmuz’da asker elbisesini giyip milletimize silah çektiler. 10 yıl sonra çekmeyecekleri ne malumdur. Onun için orada karanlık işler dönmesin. Ne yapacağız? Devlet Denetleme Kurulu nasıl devletin diğer kurumlarını denetliyorsa, Türk Silahlı Kuvvetlerini de denetleyebilsin. Bu maddelere Hayır denilebilir mi?

Chp’yi Hdp’yi niye bu kadar rahatsız ediyor?

Gençlerimize lafta güveniyoruz diyenler şimdi 18 yaşındaki bir çocuk milletvekili olamaz. 18 yaşında seçiyor, reşit, seçme hakkı var ama seçilme hakkı yok. 18 ve 25 yaş arasında 7 milyon gencimiz var. Nüfusumuzun onda biri. 2019’ da 10 milyona çıkacak. 10 milyon gencin, mecliste birkaç tane temsilcisinin olması Chp’yi Hdp’yi niye bu kadar rahatsız ediyor? Partiler aday gösterir o gençler seçilirse meclise gelir

Biz gençlerimize güveniyoruz

O gençler 15 Temmuzda ne yaptı? Tankın altına yattı. O silahların karşısında canı pahasına durdu, bayrağına sahip çıktı. Ama nice 60 yaşındaki profesörler yarın sokağa çıkma yasağı olur diye bankamatikte kuyruğa girdi marketlere koştular. Hangisi daha değerli sizce? Bayrağına sahip çıkan değerli değil mi? İşte onun için hep beraber EVET diyeceğiz. Biz gençlerimize güveniyoruz.
Neymiş 2 yıl milletvekili yapan genç 2 yılda emekli olunacakmış yalan. 18 yaşındaki genç 2 yılda emekli olamaz. Niye olamaz? İşte burada örnek var. Ben 10 yıldır milletvekiliyim. Ama emekli değilim, yaşımı doldurmadan emekli olamıyorum.18 yaşındaki genç  2 yıl sonra yaşını doldurmuş olur mu? 65 yaşından önce şu anda emekli olamıyor. Dolayısıyla Kılıçdaroğlu sallıyor. Sürekli milleti kandırma peşinde o zaman benim 5 defa emekli olmam lazım. Neden değilim?  Yaşı doldurmadığım için. Neymiş askerlikten muafmış, böyle bir şey yok. Askerlik tecil belgesini vermeden aday olamayacak. Tecil etmesi gerekir nede askerliğini yapmış olabilir.

Mecliste temsiliyet genişleyecek

Milletvekili sayısı 550 den 600 e çıkıyor. Bunu da eleştiriyorlar. Nüfusumuz 1995 yılında 55 milyon iken 450 milletvekilinden o dönemde yapılan anayasa  değişikliği ile  550 ye çıktı. Şimdi 80 milyon, temsili arttırmak Cumhuriyeti güçlendirmektir. Türkiye’ de 140 bin seçmene bir milletvekili düşüyor.  Avrupa’da 50 bin seçmene bir milletvekili düşüyor. Bartın’dan 2 değilde 3 milletvekili olsun ne zararı olur. Halkın sorunları ile ilgilenecek, mecliste komisyonlarda çalışacak daha çok milletvekili olsun.

Meclisin yetkileri daha da artıyor

Şimdi meclisin işi daha çok artıyor, yetkileri artıyor. Hükümeti  soruşturabilecek noktaya geliyor. diğer yetkileri de devam edecek, meclis araştırması, meclis soruşturması, yazılı soru, genel görüşme tüm bunlar devam eden yetkiler. Onlar ise meclis yoktur diyor. Böyle bir şey olabilir mi? Bu sistemi geçmişte rahmetli Özal, Demirel, Erbakan, Yazıcıoğlu’da savundu, Türkeş’de savundu, savunmayan kalmadı ama o dönemlerde gerçekleştiremediler.

Avrupa’nın rahatsızlığının sebebi güçlü Türkiye’nin gümbür gümbür geliyor olmasıdır.

Bu ülkede güçlü hükümet siyasi istikrar istiyorsa kalkınma olur. İstikrarın olmadığı yerde emekli maaşı artar mı? Artmaz. İşçi maaşı yükselir mi ? memur maaşı artar mı? Artmaz. Onun için istikrarı kalıcı hale getirmemiz gerekiyor. Bir buçuk yılda bir hükümetler değişmesin, icraatlar durmasın. Şimdi başlanan yatırımı bitiriyoruz. Nasıl bitirilebiliyor? istikrar olduğu için. Türkiye güçlü olsun dünya projelerine imza atmaya devam etsin. İşte Hollanda’nın Avrupa’nın rahatsızlığının sebebi güçlü Türkiye’nin gümbür gümbür geliyor olmasıdır.

Anahtar Kelimeler:
16 Nisan
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
ALPEREN 7 yıl önce

seçilmiş başbakani parti içi ilişkiler ile bir gecede istifaya zorlayan cumhurbaşkani mi bunu yapacak?

Avatar
vatansever 7 yıl önce

alperen o seçilmiş kişi niye şimdi ortalarda yok . muhsin başkanın katili fetö ne diyor bu işe.. destici ve nizamı alem evet derken, muhsin başkanın yol arkadaşları evet derken, hayatı boyunca mücadele ettiği ve ona bu hain ve kahpe pusuyu kuranlar hayır derken siyaseti bırakıp vatanseverlikte birleşmeliyiz. ben bir mhpli olarak bbp de oy verdim bugün de siyasi kimliğimi bir kenara koyup evet diyeceğim. ülküsü vatan olan her milliyetçi arkadaşım da aynı şeyi yapacaktır bundan eminim. kimi ucuz milliyetçiler ucuz sloganlar eşliğinde, davayı da yolu da yolcuyu da satma derdinde.. büyük türk milleti ve biz ülkücüler bu yaşanılanları ve kimin nerede durduğunu bugün not ediyoruz. zamanı gelince hepsinin önüne bu kabahatler sunulacaktır. siyaseti bırak vatan için, millet için, devlet için evet oyu kullan..