SP Hanım Kolları 8. Bölge Toplantısı

Bartın ilinin ev sahipliği yaptığı toplantıya Saadet Partisi Genel Merkez’inden Hanım Kolları Teşkilat Başkanı Habibe Alpay Aydın, Siyasi İşler Başkanı Ayşe Kutluca, Ekonomik ve Sosyal İşler Başkanı Süheyla Doğru konuk olarak katıldılar. Saadet Partisi Bartın İl kadın Kolları Başkanı Fatma Gizli ve teşkilatının da hazır bulunduğu toplantıda çalışmaların önemi anlatıldı. Birlik ve beraberlik mesajı verilerek gündem değerlendirildi.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Fatma Gizli; Türkiye’de bulunan 28 NATO üssü ve İzmir’deki karargahına ilaveten Malatya Kürecik’e füze kalkanı ve üç ilimize yerleştirilmekte olan patriot füzeleri, 22 İslam Ülkesinin sınırlarını değiştirme amaçlı BOP projesinin tehlikeli bir aşamasıdır. Sütçü imamların, Rıdvan Hocaların, Kahramanmaraş’ta, Gaziantep’te, Adana’da binlerce vatan evladının, canlarını siper ederek kovduğu düşmanları, patriot füzeleri ile AK Parti iktidarı “Burası bir NATO ülkesidir” diyerek davetiye ile geri getiriyor. Peki bu füzeler kime karşı kullanılacak. İngiliz’e, Fransız’a, Alman’a, Amerika’ya karşı mı kullanılacak? Kime karşı? Yoksa Müslümanlara karşı mı kullanılacak? Buradan Hükümeti uyarıyoruz. Suriye’ye 15 dakika da girebilirsiniz ama, 15 yılda çıkamazsınız. Çıkarken de Türkiye’yi Kurtuluş Savaşı’ndaki gibi bölünmüş ve kafanız gözünüz yarılmış olarak çıkartırsınız. Diyerek konuşmalarını tamamladı.

Kürsüyü devralan Saadet Partisi Genel Merkez’inden Hanım Kolları Teşkilat Başkanı Habibe Alpay Aydın konuşmasında; Dünün Osmanlı’yı savaşa sokan iki aracı, iki gemiydi, Yavuz ve Midilli. Bugünün savaş araçları ise yine kumandası başkasının elinde olan Füze Kalkanı ve Patriotlardır. Küresel emperyalizm, İttihat ve Terakkiden arta kalan işleri, Ak Partiye tamamlatmak istiyor. Ak Parti, dünün İttihat ve Terakkisinin bugünkü versiyonudur. Çünkü Abdülhamit’i tahttan indiremedikleri için 1907’de İttihat ve Terakki Partisi kurulmuştur. İktidarının 33. yılında Enver, Cemal ve Talat Paşa Abdülhamit Han’ın subay öğrencileri tarafından kurulan bu parti ile 1909 yılında Abdülhamit Han, tahttan indirilmiştir. Bugün’ün Erbakan’ı dünün Abdülhamit Han’ıdır. Erbakan’ı da iktidardan düşürmek için türlü senaryolar üreten Küresel Emperyalizm, aynı senaryoyu yineledi. Senaryonun baş rollerini oynayan üç ismi siz zaten biliyorsunuz.
Osmanlıyı, 30 cephede birden savaşa sokup yorgun düşüren senaryonun amacının Büyük İsrail devletini kurmak olduğuna vurgu yapan Aydın; O zaman da, şimdi de senaryoyu yazanlar, aktörler, sahne aynı. Ama biraz küçüldü. Türkiye sınırları olarak kullanılıyor. İttihat ve Terakki’nin gelişi muhteşem oldu, Ak Parti’nin gelişi de öyle. Temenni ederiz ki, Ak Parti’nin gidişi, İttihat ve Terakki gibi olmasın. Ama yazık ki, süreç oraya doğru gidiyor. Kurgu birebir örtüşüyor. Çünkü 1.5 yıl önce Türkiye bir savaş batağına doğru sürükleniyor demiştik. Yazık ki, süreç, Saadet’i haklı çıkardı. Bundan sonraki aşama için endişeliyiz. Merhum Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı buradan bir kere daha rahmetle anmak istiyorum. Çünkü Erbakan, hiçbir zaman ama hiçbir zaman Haçlılarla işbirliği yapmadı. Malatya’ya füze kalkanı yerleştirileceği zaman buyur etmedi. “Gevurun kalkanından Türk Milletine hayır gelmez” dedi. Ama Erbakan Hocamız olsa asla ve asla Adana, Kahramanmaraş ve Gaziantep’e patriot füzesi yerleştirilmesine müsaade etmezdi. Diyerek sözlerini tamamladı.

Toplantının kapanış konuşmasını yapan Saadet Partisi Genel Merkez’inden Siyasi İşler Başkanı Ayşe Kutluca ise konuşmasında; Başbakan Erdoğan’ın en büyük sermayesi CHP’dir. Sayın Erdoğan milleti, ‘CHP gelir’ diyerek korkutuyor. Has Parti gibi CHP de Ak Parti’ye katılsa, acaba Sayın Başbakan Sermaye olarak neyi kullanacak? CHP tek başına iktidara gelse acaba zinayı serbest bırakabilir miydi, köprüleri satar, domuza kasaplık hayvan statüsü verebilir miydi? Yine MHP tek başına iktidara gelse bu işleri yapabilir miydi? Hatırlarsanız geçmişte seçimlere giderken bir milletvekili “Biz iktidara gelirsek, ezanı Türkçeleştireceğiz” demesi üzerine milletimiz MHP’yi baraja boğmuştu. Bu ülkenin çıkış kapısını Milli Görüş tutmuştur. Milli Görüş kapısından başka çıkış yolu yoktur. Milli Görüşünde tek temsilcisi Saadet Partisi’dir diyerek konuşmalarını tamamladı.