“Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum…”
Hz. Ali Efendimizin bu sözü, eğitimin ne kadar kıymetli, öğretmenin ne kadar yüce bir makam olduğunu yüzyıllardır bize hatırlatır. Bir harf… Sadece bir harf bile insanı değiştirmeye yeterken, çocuklarımızın yüreğine sevgi, aklına bilgi, hayatına yön veren öğretmenlerin emeğini kelimelere sığdırmak mümkün müdür?
Bugün, Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün “Öğretmenler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” sözü ışığında bir kez daha idrak ediyoruz ki, öğretmenlik sadece bir meslek değil; bir ülkenin geleceğini şekillendiren en kutsal görevdir.
Ne yazık ki, saygı, sevgi ve ahlak kavramlarının giderek zayıfladığı, toplumsal değerlerin zaman zaman sarsıldığı bir dönemden geçiyoruz. Teknolojinin hızına yetişmeye çalışırken, insani duyguların geride kaldığı; bilginin kıymeti artarken bilgiyi aktaranların kıymetinin yeterince anlaşılmadığı bir çağdayız.
İşte tam da bu yüzden, öğretmenlerimizin değeri bugün her zamankinden daha büyük, daha anlamlı…
Çünkü öğretmen;
bir çocuğun dünyayı tanıdığı ilk penceredir.
Doğruyu, yanlışı ayırt eden pusuladır.
Karanlıkta el uzatan, düşünü öğreten, hayali büyüten yol göstericidir.
Sınıfın duvarları arasında başlayan o yolculuk, bir insanın tüm hayatında iz bırakır. Öğretmen bazen bir anne şefkati, bazen bir baba dikkati, bazen bir dost samimiyeti olur. Bir bakışıyla cesaret verir, bir sözüyle yön değiştirir, bir dokunuşuyla umut olur.
Bugün, çocuklarımızı hayata hazırlayan, biz toplumun geleceğini şekillendiren tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü en içten duygularla kutluyorum. Bilgiye adanmış ömürlerin, yorulmadan verilen emeklerin ve sabrın karşısında saygıyla eğiliyorum.
İyi ki varsınız…
Bir harfin, bir kelimenin, bir hayatın mimarları…
Başöğretmen Atatürk’ün açtığı yolda, geleceğimizi aydınlatan tüm öğretmenlerimize sonsuz minnetle…