Tunç: Anadilde savunma PKK ve KCK’nın dayatması değil

Muhalefet partilerinin tasarının temel kanun olarak görüşülemeyeceği gerekçesiyle açtıkları usul tartışmasında da söz alarak kürsüye gelen Milletvekili Tunç, tasarının temel kanun olarak görüşülebileceğini savundu.

MHP’li milletvekillerinin tasarının PKK ve KCK’nın dayatması şeklindeki sözlerine sert cevap veren Milletvekili Tunç; “Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum: Bu Meclise hiç kimse dayatma yapamaz, hiçbir grup dayatma yapamaz.Hele hele terör örgütleri hiç dayatma yapamaz. Buradan terör örgütlerinin isimlerini vererek Meclise dayatma yapıldığı şeklindeki ifadeleri bir talihsizlik olarak görüyorum.” Dedi.

Milletvekili Tunç konuşmasını şöyle sürdürdü; “Açılan usul tartışmasına gelecek olursak: 91'inci madde açık. 91'inci maddede "kişisel veya toplumsal yaşamın büyük bir bölümünü ilgilendirmesi” durumunda tasarının temel kanun olarak görüşülebileceği belirtiliyor. Şimdi, bir taraftan, getirilen kanunun çok önemli olduğunu, bütün Türkiye'yi ilgilendirdiğini söyleyeceksiniz, bir taraftan da temel kanun olarak görüşülemeyeceğini, bu kritere uygun olmayacağını söyleyeceksiniz, bu bir çelişkidir. Tasarının temel kanun olarak görüşülmesi 91'inci maddeye uymaktadır. 15 maddelik tasarının grup önerisiyle bugün görüşülmesini istiyoruz. "15 maddenin içinde neler var?" diye bir baktığımızda; Ceza Muhakemesi Kanunu'nun önemli maddelerinden birisinde değişiklik getiriyor. Yine, Ceza İnfaz Kanunu'muzda birçok değişiklik getiriyor. Burada, hasta hükümlülerle ilgili değişiklikler var, yine çocuk hükümlülerle ilgili değişiklikler var, yine kadın hükümlülerle ilgili değişiklikler var. Yani toplumun çok büyük bir kesimini ilgilendiren 15 maddelik bir tasarı. Anayasa Mahkemesinin kriterlerine de uygun, İç Tüzük'ün 91'inci maddesinde sayılan kriterlere de uygun. Bu açıdan herhangi bir sakınca yok.”

Milletvekili Tunç, “tasarının Madde sayısı itibarıyla da “bölümler 30 maddeyi geçemez.” diyor İç Tüzük. Burada 15 maddelik bir tasarı söz konusu. Yani burada üst sınır belirlenmiş, alt sınır noktasında da herhangi bir kısıtlama söz konusu değil. Kısıtlamanın olmadığı yerde 15 maddelik tasarı da temel kanun olarak görüşülebilir yeter ki toplumun büyük bir kesimini ilgilendiren önemli düzenlemeler ihtiva etsin, çünkü Anayasa Mahkemesinin kararı da bu yönde.” Şeklinde konuştu.

Danışma Kurulunda uzlaşma sağlanamaması durumunda siyasi parti grubu önerisiyle getirilen bir tasarıyla ilgili olarak daha önce Anayasa Mahkemesine başvurulduğunu hatırlatan Milletvekili Tunç; Başvuru sonucunda Anayasa Mahkemesi şöyle bir karar veriyor -2005/74 esas sayılı Kararı- diyor ki: "Anayasa'nın 7'nci maddesinde yasama yetkisinin Türk milleti adına Türkiye Büyük Millet Meclisine ait bulunduğu; 87'nci maddesinde kanun koymak, değiştirmek ve kaldırmanın; 95'inci maddesinde iç tüzük yapmanın Türkiye Büyük Millet Meclisinin görev ve yetkisinde olduğu, 96'ncı maddesinde de Anayasa'da başka bir hüküm yoksa Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az üçte 1’i ile toplanacağı ve toplantıya katılanların salt çoğunluğu ile karar vereceği belirtilmektedir. Buna göre temel yasalara ilişkin özel görüşme yöntemi konusunda Danışma Kurulunda oy birliği sağlanamaması halinde konunun Meclis Genel Kuruluna bırakılması yasama yetkisinin kullanılmasının doğal sonucudur. Aksi halde, Danışma Kurulunda oy birliği sağlanamaması, yasama faaliyetinin kesilmesi ve Meclisin temel görevlerinden olan ve hızla gerçekleştirilmesi düşünülen işlerinden uzaklaştırılması sonucunu doğuracaktır” şeklindeki gerekçe ile açılan davanın reddine karar veriyor. Bu nedenle hem Anayasa Mahkemesi kararları, hem Meclisin teamülleri ve İçtüzük hükümleri gereğince tasarının temel kanun olarak görüşülmesinde bir sakınca yoktur” dedi.

MİLLETVEKİLİ YILMAZ TUNÇ, TRT HABER “GÜNDEM” PROGRAMININ CANLI YAYIN KONUĞU OLDU

AK Parti Bartın Milletvekili TBMM Adalet Komisyonu Sözcüsü Yılmaz Tunç, TRT Haber’de yayınlanan Gündem programına canlı yayın konuğu olarak katıldı. Milletvekili Yılmaz Tunç, programda yasadışı dinlemeler ve ana dilde savunma konuları hakkında açıklamalarda bulundu.
TBMM Adalet Komisyonu Sözcüsü Yılmaz Tunç yasa tasarısı ile ilgili bilgiler vererek; “Bugün genel kurulda görüşülecek olan yasa tasarısı 15 maddelik bir yasa tasarısı. Ceza Mahkemesini Kanununda değişiklikler öngören bir yasa tasarısı. Kişinin kendini en iyi dilde ifade edebildiği dilde savunma hakkı veren maddenin yanında ceza infaz kanununda da değişiklikler öngören bir yasa tasarısı. Bugün inşallah görüşmelerine başlanacak. Aralık ayında görüşmeleri tamamlanan ve genel kurulu inen tasarıyla Adil yargılanma hakkı ile ilgili önemli değişiklikler getiriliyor. Adil yargılanmanın yansıması da savunma hakkıdır” dedi.

Milletvekili Yılmaz Tunç, Değişecek olan yasa tasarısı ile Mevcut tasarı arasında ki farkları ise şu şekilde açıkladı; “ Mevcut tasarı ile ceza mahkemeleri kanununun 202. Maddesinde değişiklik yapılıyor. 202. Maddede Türkçe bilmeyen şahıslar için mahkeme tarafından ücretsiz bir tercüman atanacağı söz konusu. Türkçe bilmeyenler için böyle bir hak söz konusu. Ancak şahıs kendi meramını anlatabilecek kadar Türkçe biliyor, ancak kendini daha iyi ifade edebileceği başka bir dilde savunma yapmak istiyorsa bu hak ona tanınacak. Bu bir genel düzenleme. Ana dilde savunmadan daha geniş bir anlamı var. Örneğin, kişinin ana babası Türk, anadili Türkçe, ancak uzun yıllar yurtdışında yaşadığı için yaşadığı ülkenin dilini ana dilinden daha iyi bilebilir, bu kişilerin kendilerini daha iyi ifade edebilecekleri bir dilde sözlü savurmalarını yapabilmeleri gerekir. Bu durumda sanık il adli yargı adalet komisyonlarının listesinden seçeceği bir tercüman vasıtasıyla savunmasını yapabilecek, sanığın sözlü savunması Türkçe’ye çevrildiği ve tutanaklar Türkçe tutulduğu için resmi dil kuralına yargılama dilinin Türkçe olması kuralına bir aykırılık sözkonusu olmayacaktır” dedi.

Milletvekili Tunç, TRT Haber “Gündem” programında sorulara verdiği cevapta kamu oyunda “Anadilde Savunma” olarak bilinen “Kişinin kendisini en iyi şekilde ifade edebileceği bir dilde savunma yapabilmesi” imkanını getiren tasarının “Adil yargılanma hakkı”nın bir gereği olduğunu söyledi. Tasarının 15 maddeden ibaret olduğunu belirten Milletvekili Tunç, bu maddelerde Ceza İnfaz Kanununda ağır hasta hükümlülerin cezalarının infazının ertelenmesi, çocukların cezaevinde anne ve babaları ile infaz koruma memurunun nezareti olmadan 24 saate kadar görüşebilmesi, gebe olan hükümlülerin doğumdan 6 aya kadar olan süre içerisinde infazın ertelenmesi, hükümlülere infaz koruma görevlisinin nezareti olmadan 24 saate kadar görüşme imkanı getirilmesi ve denetimli serbestlikte, koşullu salıverilmesine 1 yıldan az süre kalan hükümlülerin açık cezaevinde 6 ay kalma şartının kaldırılması gibi toplumun geniş kesimlerini ilgilendiren önemli düzenlemeler getirdiğini söyledi.