“BDP Güneydoğu’daki olayların aydınlatılmasından rahatsız”

Milletvekili Tunç konuşmasında, BDP’yi eleştirerek, araştırma önergesini verenler, önergede bahsedilen olaylarla ilgili soruşturmaların, yargılamaların, kazıların yapıldığını çok iyi biliyorlar. Bu soruşturmaların yapılmasından rahatsız olanlar, güneydoğudaki olayların aydınlatılmasından rahatsız olanlar yine önergeyi veren grup. Bu çelişkili davranışı milletimizin takdirine sunmak istiyorum.” dedi.
“Güneydoğudaki faili meçhul cinayetlerin araştırılması için bu önergeyi verenlere şunu sormak istiyorum” diyen Milletvekili Tunç: “Öncelikle, faili belli olanlar var, masum insanlarımıza, öğrencilerimize, çocuklarımıza kastedenlerin failleri belli. Önce, siz, bu faili belli olan teröristleri savunmayı bırakmanız gerekmektedir. Güneydoğuda yaşayan Kürt kökenli vatandaşlarımızın sorunlarının çözümünde kararlı davranan bir Hükûmetin varlığından neden rahatsız oluyorsunuz?

Tunç’tan BDP’ye; “Terör Örgütüne destek vermeyi bırakın”

Milletvekili Tunç konuşmasında terör örgütünün tehditle vatandaşları AK Parti’ye oy vermemelerini sağlamaya çalıştığını belirterek; “İşte size bir belge: Tehdit mektubu. Seçimlerde terör örgütünün dağıttığı tehdit mektuplarından birisi. Ne diyor tehdit mektubunda? “AKP'nin sözcülüğünü yapar ve tek bir oy sebebi olursanız, bizim için hafifletici hiçbir şey kalmaz." diyor. İşte bunları savunmayı bırakmanız lazım. Eğer "siyasi mücadele" diyorsanız, bu mektupları kınamanız lazım. Bunlara niye destek verdiğinizi milletimiz çok iyi biliyor. AK PARTİ'nin İlçe Başkanı kaçırılıyor… İl Başkan Yardımcısı eşinin yanında arkasından vurularak öldürülüyor. Hani siyasi partisiniz, bir tek kınamanızı gördük mü sizin? Gördük mü?”

“90’lı yılların sorumlusu AK Parti değil ama o dönemi aydınlatan bir iktidar var”

Milletvekili Tunç konuşmasında, AK PARTİ İktidarından önce ülkemizde faili meçhul cinayetlerin çok sık yaşandığının bir gerçek olduğunu belirterek; “Önergede de zaten 90'lı yıllardan bahsedilmektedir, 2000'li yıllardan değil. Çok değerli aydınlarımız o yıllarda -90'lı yıllarda- gazetecilerimiz, bilim adamlarımız, faili meçhul cinayetler neticesinde maalesef hayatlarını kaybetmişlerdir. Özellikle 90'lı yıllarda ülkemiz faili meçhullerle, yargısız infazlarla ve işkencelerle anılan bir ülke hâline gelmişti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin verdiği yüzlerce ihlal kararıyla ülkemizin uluslararası camiada ne kadar zor duruma düştüğü herkes tarafından bilinmektedir. AK PARTİ'nin iktidara gelmesiyle birlikte, son dokuz buçuk yıla baktığımızda, Türkiye'de faili meçhul cinayetlerin aydınlatılmaya çalışıldığını, çetelerin, mafyanın, karanlık odakların üzerine kararlılıkla gidildiğini, hiçbir şeyin üzerinin örtülmediğini, şüphelilerin, bağımsız ve tarafsız yargı önünde hesap vermelerinin sağlandığını görmekteyiz. AK PARTİ hükûmetleri ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin 22'inci, 23'üncü ve bu Döneminde hukuk ve adalet alanında ve demokratikleşme konusunda öncelikle mevzuatımızda önemli değişikliklerin yapıldığını hep beraber gördük, görüyoruz. Ceza-adalet sistemimiz daha çağdaş bir yapıya bu dönemde kavuşturuldu. Çok önemli yasa değişiklikleri gerçekleştirilmeye devam ediyor. Son olarak, temel hak ve özgürlükleri genişleten Anayasa değişikliği ile yargı bağımsızlığının ve tarafsızlığının sağlanması anlamında Anayasa'da da önemli değişiklikler gerçekleştirildi. Demokratikleşme alanında son dokuz buçuk yılda elde ettiğimiz kazanımları kalıcı hâle getirmenin ve daha da geliştirmenin gayreti içerisinde çalışan bir Hükûmet var, bir Meclis yapısı var.” Dedi.

“Karanlık Olaylar bir bir ele alınıyor”

Faili meçhul olayların aydınlatılması, karanlık odakların ortaya çıkarılması konusunda aslında herkesin hemfikir olduğunu belirten Milletvekili Tunç, Türkiye’nin çok önemli bir süreçten geçtiğini, Ülkemizin son otuz yılına damgasını vuran karanlık olayların bir bir ele alındığını da hepimiz görmekteyiz. Şemdinli davasının yeniden ele alınması, Danıştay saldırısı davası, Ergenekon soruşturmaları ve davaları, Balyoz Darbe Planı davası ve faili meçhul olaylarla ilgili başlatılan soruşturma ve devam eden davalarla, karanlıkta kalmış onlarca olayın sorgulandığını söyledi.

Siyasi cinayetlerin, faili meçhul olayların en sık yaşandığı 90'lı yıllarda AK PARTİ’nin iktidarda olmadığını belirten Milletvekili Tunç konuşmasına şöyle devam etti; “O dönemde meydana gelen faili meçhul olaylar maalesef aydınlatılamadı. Ülkemizin diğer bütün sorunlarında olduğu gibi, bu sorun da AK PARTİ'li yıllara devredildi. O dönemlerin siyasi iktidarları bu cinayetlerin üzerine gidemedi. 2002 yılından itibaren ise durum değişti, "Türkiye'nin artık eski Türkiye olmayacağını, karanlık odakların, çetelerin, mafyanın üzerine kararlılıkla gidileceğini" açıklayan ve bunu uygulamasıyla da gösteren bir parti iktidar oldu.” Dedi.

“Terörle Mücadele Kararlılıkla Devam ediyor”

Milletvekili Tunç, Terörle mücadele sürecinde bir yandan ifade özgürlüğü genişletilirken, yasaklar kaldırılırken, eskinin hataları telafi edilirken, diğer yandan da, bu özgürlüklere kasteden yaklaşımlara müsamaha gösterilmemeye başlandığını belirterek; “Özellikle terör örgütü ve onunla ilişkili yapılanmaların devlete paralel örgütlenme içinde bölge insanına zulmetmesine, bölge insanından haraç toplamasına, baskı kurmasına, âdeta faşizm uygulamasına asla ve asla göz yumulmamaktadır.” Dedi.

“Türkiye artık eski Türkiye değil”

Dokuz buçuk yılda elde ettiğimiz kazanımlar sayesinde artık Türkiye’nin faili meçhul ülkesi olmaktan çıktığını belirten Milletvekili Tunç, “Araştırma önergesinde bahsedilen olayların çoğu yargının gündemine gelmiş, soruşturmaları da hâlen devam etmektedir. Bu soruşturmalarla ilgili yapılan kazıları da canlı yayınlarda hep birlikte izliyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonunun yaşam hakkını ihlal eden olaylarla ilgili alt komisyonlar oluşturduğunu da hep birlikte görüyoruz. Bu önerge sadece kafa karıştırmak, Meclis gündemini meşgul etmek, gündemde milletimizin bizlerden beklediği yasaların çıkmasını engellemek için verilmiş bir önergedir. Bu nedenle önergenin aleyhinde olduğumu ifade etmek istiyorum.” dedi.

Milletvekili Tunç’un konuşması sırasında BDP’li Hasip Kaplan ve diğer milletvekillerinin yerinden tepki gösterdiler. Konuşmaların ardından BDP grup önerisinin gündeme alınması reddedildi.