Üniversite Adaylarına FEM'den Önemli Tercih Tavsiyeleri

Eğitim hayatının tüm basamaklarında köklü değişimler yaşanıyor. Bu süreçten yükseköğretim de etkileniyor. Söz konusu değişimlerden bazı öğrenciler haberdar bazılar ise değiller. Yapılan değişiklikler sonuçları itibariyle tercih yapacak öğrencileri doğrudan veya dolaylı etkileyecek.

Sınav sisteminin son kısmını da üniversite tercihleri oluşturuyor. Bu aşamada adımlarını doğru atan, ne yaptığını bilen, sağlıklı kararlar veren ve doğru tercih yapan adaylar ipi göğüsleyerek üniversiteli olacaklar. Bu şartları yerine getiremeyenler ise hayallerini bir sonraki yıla saklayacaklar. Dolayısı ile değişikliklerin farkında olan öğrenciler tercih sürecinde daha avantajlı olacaklar.

Fem Dershaneleri Rehberlik Yayın Kurulu olarak yapılan bu çalışma tercih döneminde öğrenci ve öğretmenlere bilgi vererek sağlıklı tercih yapmaları amaçlanmıştır.

Tercih döneminde yapılan basit hatalarla istemediğiniz bölüme yerleşemeyebilirsiniz. Bunun için öncelikle ÖSYM’nin “2012-Yükseköğretim Programları Ve Kontenjanlar Kılavuzu’nu dikkatlice okumanız ve konunun uzmanlarından yardım almanız gerekmektedir. Bu vesileyle, Bartın Fem Dershanesi olarak tüm öğrencilere uzman öğretmenlerimiz yardımıyla ücretsiz tercih hizmeti sunmaktayız. Tüm adaylara eğitim hayatlarında başarı dileklerimizle.

* * *

 Şu anda vakıf üniversiteleri de dâhil Türkiye’de 180’e yakın üniversite var. Birey, mesleği aracılığıyla yeteneklerini, becerilerini ortaya koyar, kapasitesini geliştirir ve sonunda da başarılı olur. Meslekte yaşanılan başarısızlık ve doyumsuzluk bireyin ruh sağlığını tehdit eder. Bu tür durumları göz önünde bulundurarak meslek tercihi yapmanız gerekir. Tercihinize yerleştikten sonra değiştirmeniz mümkün olmayacağından bilinçli bir tercih yapmalı, seçebileceğiniz illerdeki üniversiteleri araştırmalısınız. Üniversite tercihiniz özellikle iş yaşamınızdaki ilk yıllarda size fazlasıyla gerekli olacak. Hangi üniversiteden mezun olduğunuz işveren tarafından önemle değerlendirilecek. Sonraki yıllarda o ana kadarki iş performansınız ve başarılarınız da buna eklenerek devam edecek.

Üniversite tercihi yaparken yaşanan en büyük ikilemlerden biri geleneksel meslekleri yoksa geleceğin mesleklerini mi seçmek doğru olur. Ancak uzmanlara göre geleceğini garanti altına almak isteyenler çok uzaklara bakarak fırsatları kaçırmamalıdır.

Üniversite eğitimi almak isteyen gençler artık tıp, hukuk gibi toplum tarafından genel kabul gören mesleklerden çok bilgisayar ve internetin hâkim olduğu Geleceğin Meslekleri ’ne yöneliyor. Ancak yaşlanan toplumda iş garantisini yakalamak için çok uzağa bakmaya gerek yok.

Meslek seçiminde ideal olanı adayların yetenekleriyle mesleğin gerektiği özelliklerinin örtüştürülerek tercihlerin yapılmasıdır. Bunun için adayların öncelikle yeteneklerini keşfetmeleri konusunda gençlerimize imkânlar sunulmalı, dönem dönem uzmanlar tarafından meslek seçimine yönelik anketler yapılmalı, alanında uzman kişilerle gençler bir araya getirilmeli ve seçmek istediği mesleğin uygulama alanlarının iyi belirlenerek, mesleğin iş ortamında takibi sağlanmalıdır. Tüm bunların, karar aşamasına giden yolda adım adım yapılması, son ana bırakılmaması isabetli tercih yapılmasına büyük katkı sağlayacaktır.

Yeni açılan bölümler, puanı düşük olan öğrenciler için bir fırsat olabilir. Bu bölümler yeni açıldığı için puan ve başarı sıralamaları yoktur. Genelde tercih listelerinde daha alt sıralarda yer alır. Yüksek puan alıp da tercih yapmak isteyen öğrencilerin pek dikkatini çekmez. Bununla beraber yeni açılan üniversitelerin nasıl eğitim verdiğinden emin olmayan öğrenciler bu üniversiteleri pek tercihlerde bulunmazlar. “Daha sistemi oturmamıştır.”, “Köklü üniversiteleri tercih etmek daha iyidir” gibi düşüncelere sahip olan birçok öğrenci bu üniversitelere yönelmek istemiyorlar. Dolayısı ile düşük puan alan öğrencilerin bu üniversitelere yerleşme ihtimalleri daha yüksektir. Bu sene birçok yeni devlet ve vakıf üniversitesi açılmıştır. Bu üniversitelerden tercih yapmak yerleşme şansınızı arttırabilir.

Tercihleri sıralamadan önce hedeflediğiniz meslekler ve üniversiteler hakkında bilgilere ulaşmanız gerekir. Bu konuda elinizdeki yazılı kaynaklardan, üniversitelerin eğitim kurumlarına gönderdikleri broşürlerden ve internetten yararlanabileceğiniz gibi, eğitim almak istediğiniz bölümde ve üniversitede okuyan birkaç öğrenciyle, o bölüm ve üniversiteden mezun olanlarla görüşüp bilgi sahibi olabilirsiniz. İmkân bulabilirseniz üniversite ve bölümleri yerinde görerek bilgi almak daha faydalı olacaktır.

· Okurken görülecek dersler nelerdir?

· Bu dersler hoşlanacağınız nitelikte mi?

· Bu bölümü bitirdiğinizde iş imkânı ne ölçüde var?

· Okumayı düşündüğünüz üniversitenin fiziksel koşulları ve sosyal ortamı nasıl?

· Barınma ve burs imkânı sağlanabiliyor mu?

· Teorik eğitimle iş hayatındaki pratiği birleştirebilmiş mi? Mezunlarına iş imkânı sağlamada ne derece etkili?

Bütün bu soruların cevabını öğrenmeye çalışıp ondan sonra tercihlerinizi şekillendirmeniz gerekir. Aksi takdirde kazanıp gittiğiniz bölüm ve üniversite sizi hayal kırıklığına uğratabilir. Bazı şeyleri de yaşamadan anlamak tam da mümkün değil. Kazandığınız bölümde okurken zevk almadan okuyabilir ya da bölümünüzden memnun olmayabilirsiniz. Ancak okulu bitirip iş hayatına atıldığınızda her açıdan tatmin edici bir meslek sahibi olabilirsiniz.

Üniversite adayları yeni sınav sistemine yönelik ilk tercihlerini bu sene yapacaklar. Adayların yaşam biçimleri tercihlerle şekillenecek. Hem üniversite eğitimi boyunca hem de bunun sonrasındaki yaşamda mutluluk, seçilen mesleklerin öğrencilerin ilgi ve yeteneklerine uygun olmasına bağlıdır. Üniversiteye hazırlık sürecinde istenen mesleği belirleyip hedef oluşturmak önemli bir adımdır.

Adaylara üniversite bölümlerini seçmeye yönelik 30 tercih hakkı veriliyor. Tercih hakkı kullanırken sadece tek bir üniversite ya da tek bir bölüm ile sınırlandırılmamalıdır. Bu şekilde davranmak çok riskli olduğundan tercihler daha geniş yelpazede düşünülmelidir. Süreç içinde birçok adayda üniversitenin bir bölümünü isteyen öğrencilerin bile yeterince araştırma yapmadan o tercihe yöneldiklerini görüyoruz. Oysaki meslek seçiminde yetenek ve ilgilere uygun meslek seçmiş olan bireylerin işlerini severek yaptıklarını ve mesleki başarılarının her gün biraz daha arttığını, buna dayalı olarak daha verimli ve mutlu bir yaşam sürdürdüklerini görmekteyiz. Bu konuda doğru karar verebilmek için meslekler ve bireysel yetenekler iyi tanınmalı, seçilecek mesleğin uygunluğu iyi belirlenmelidir. Bunun için çevrenizdeki meslek gruplarını gözlemlemeli, bu meslek gruplarındaki insanlarla bilgi alışverişinde bulunup o mesleğin artı ve eksi yanlarını görerek hareket edilmelidir.

· Bilişim teknolojileri/yazılım geliştirme

· Danışmanlık/yönetim danışmanlığı

· Finans/banka/muhasebe/denetim

· İdari işler/büro/sekretarya

· Mühendislik

· Müşteri hizmetleri/çağrı merkezleri

· Pazarlama/ürün yönetimi/halkla ilişkiler

· Sağlık/tıp

· Satış/iş geliştirme

· Yönetim/stratejik planlama

Hızla gelişen teknolojinin iş hayatını büyük ölçüde etkisi altına alması, geleceğin mesleği dendiğinde hep bilgi teknolojileriyle ilgili alanları akıllara getiriyor. Uzmanlara göre meslek seçerken çok fantastik davranmak yarar getirebilir ancak bugünün yaşam koşullarını da göz ardı etmemekte fayda var. Türkiye bir yandan yeni doğumlarla gençleşirken bir yandan da ciddi oranda bir nüfus yaşlanıyor. Kadınlar iş hayatında giderek daha çok rol aldıkça bu yaşlıların da bebeklerin de profesyonel bakıma ihtiyaçları artıyor. Gelecekte ise bu hizmet alanı daha eğitimli personel ihtiyacına doğru kayacak. Bu nedenle çocuk gelişimi ve yaşlı bakımı gibi meslekler gerçek anlamda iş garantili olarak görülüyor. Aileler özellikle yaşlı hastalar için fizyoterapist lisansı olan profesyonelleri tercih edecek. Bu kişiler kendi şirketlerini bile kurabiliyorlar. Bir diğer alan da diyetisyenlik. Diyetisyenlik eğitimi alanlar, Anadolu üniversitelerinden bile mezun olsalar anında bulundukları şehirdeki özel hastanelerde iş buluyorlar.

Her şeyden önce hukuk hem kazanması, hem okuması, hem de iş hayatında kişiye çok ağır sorumluluklar yüklemesi nedeniyle ağır bir bölümdür. Ama gerçekten hukuk okumak istiyorsanız tüm bunlara değer, çünkü hukuk mezunu olmak toplumda farkındalık oluşturur. Kendinizi hem aile, hem iş ortamında ayrıcalıklı hissedersiniz.

Hukuk fakültelerinin sayıları özellikle de özel üniversitelerin açılmasıyla artmış; bu durum hem fakültelerin eğitim seviyesini düşürmüş, hem de mezun sayısının artmasına bağlı olarak piyasada iş bulma sıkıntısını beraberinde getirmiştir. Bu nedenle hukuk okumaya karar vermişsek öncellikle, kendimizi daha fazla geliştirmemiz, daha donanımlı hale getirmemiz gerektiğini bilmemiz gerekir. Bu nedenle fakülte yıllarından başlayarak kendimize bir takım meziyetler katmamız gerekecektir.

Hukuk okumaya karar verdiyseniz öncelikle: “ben hukuk fakültesini bitirince ne yapmak istiyorum?” sorusuna cevap vermeniz gerekir.

 

· Seçeneklerinizi şu şekilde sıralayalım:

· Serbest ve ya kamuda avukat olmak,

· Hâkim – savcı olmak,

· Üniversitede araştırma görevlisi olmak,

· Kamu kuruluşlarında uzman yardımcısı veya müfettiş olmak

 

Sadece üniversite diploması ve 1 yıl baro stajı yapmanız yeterli olacaktır. Özellikle taşradan gelen arkadaşlar için o bölgede avukatlık yapmak avantajlıdır. Küçük yerde avukat sayısı da az olur bu da çevrenizi de oluşturabilirseniz size avantaj sağlar. Ben nitelikli bir insanım diyorsanız veya kolej mezunuyum kendimi geliştirdim yurtdışı deneyimim var. Uluslararası alanda büyük işler yapmak gibi hedeflerim var diyorsanız, öncelikle fakültede başarılı bir öğrenci olmanız ve İngilizcenizin ve nüfuzlu bir çevrenizin olması gerekir.

 

İlerde bürokrat olacağım yahut siyasi olarak yükselmek gibi hedeflerim var; yahut kaymakamlık yapacağım, diyorsanız KPSS (A)’ ya girerek hem matematik, tarih yapmanız gerekecek; hem de hukuk (40 sorudan 35 üstü net gerekir), iktisat, maliye, kamu yönetimi gibi alanlardan KPSS’de soru çözmeniz ve 90 üstünde bir puan almanız; ayrıca İngilizcenizin de 70 üstünde olması gerekir.

Fakültede hukuk bilginizin sağlam olması gerekir. Hâkimlik - savcılık sınavları için fakülte sonrası YGS’ ye benzer tarzda test tekniği ağırlıklı olarak, yoğun bir tempoda 1-2 yıl hazırlanmanız gerekir. Ayrıca matematik ve tarih bilginiz bu alanda da sizi öne geçirecektir.

127 bin öğretmen açığının branşlara göre dağılımına bakıldığında ilk üç sırada 19 bin 730 rehber öğretmen, 13 bin 122 okul öncesi öğretmen, 10 bin 966 beden eğitimi öğretmeni ihtiyacı var. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmen ihtiyacı 8 bin 882, İngilizce öğretmen ihtiyacı 8 bin 465, Teknoloji Tasarım Öğretmeni ihtiyacı 8 bin 383, Zihinsel Engelliler Sınıfı Öğretmeni 7 bin 129, Sınıf Öğretmenliği 6 bin 726, Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni ihtiyacı 6 bin 195, müzik öğretmeni ihtiyacı da 6 bin 19.