CHP Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın'ın kamuoyunu yanlış yönlendirilmeye çalıştığını iddia etti.

Yalçınkaya, Akın'ın yaptığı açıklama üzerine tekrar açıklama yaparak; "Tarafımdan DSİ Genel Müdürlüğü’ne sorulan, Bartın’da ırmak kenarlarında taşkın sınırları çizgisi içerisinde yer alan alanlarda can ve mal güvenliğini hiçe sayan uygulamalara yönelik sorulara verilen yanıtlarda, DSİ Genel Müdürlüğü’nün bu uygulamada sorumluluğunun olmadığı, 2004 yılında bu hususta verilen görüşlerinin değişmediği, +12 metre kotuna göre belirlenen taşkın sınırlarının geçerli olduğu belirtilmiş, konu tarafımdan sizler aracılığıyla kamuoyu ile paylaşılmıştır. Bu haber sonrasında Bartın Belediye Başkanı Sayın Cemal Akın tarafından yapılan açıklamada, kafa karışıklığı yaratacak ifadelere yer verilmiş ve kamuoyu yanlış yönlendirilmeye çalışılmıştır. Yapılan incelemeler ve alınan görüşler sonucunda bir gerçek apaçık ortaya çıkmıştır. Bartın Belediyesi ne yazık ki, Bartın’da halkın can ve mal güvenliğini hiçe sayarak +12 metre kotunun altında kalan çok sayıda parsele, DSİ Genel Müdürlüğü’nün 2004 yılında ve 2013 yıllarında da Bartın Belediyesi’nin başvurusu üzerine gönderdiği cevabi yazılarda, tekrar tekrar dile getirdiği olumsuz görüşüne rağmen yapılaşma izni vermiştir. Sorumluluğu başka yerlerde aramaya gerek yoktur. Yapılaşma ve ruhsatlandırma işleri Belediyelerin sorumluluk ve çalışma alanına girmektedir. Söz konusu yapıların +12 metrenin altındaki alanlarda olduğu ve bu alanlarda yapılan yapıların ise +9 ile +11 kotları arasında olduğu bizzat Sayın Cemal Akın tarafından İller Bankası Genel Müdürlüğü’ne yaptırılmış olan 2009 tarihli sayısal hâlihazır haritalara bakıldığında açıkça görülecektir. Yapılan uygulamalar bir hata olmaktan daha çok, açıkça suç oluşturmakta olup, bu alanlarda yaşayan çok sayıda Bartınlı vatandaşımızın yaşamını riske soktuğu gibi, mal kayıplarının oluşmasına da neden olabilecektir. Bartın Belediyesi tarafından yapılması gereken, taşkın alanlarında yapılaşmaların DSİ’nin görüşleri dikkate alınarak bir an önce durdurulması, taşkına maruz alanlarda öncelikle Bartın halkının can ve mal kayıplarını önlemek olmalıdır. Belediyenin bu sorumluluk içerisinde davranarak bu tür yapılaşmalara asla izin vermemesi gerekmektedir. Söz konusu usulsüzlükleri yapan hangi kurum olursa olsun, Bartın halkının can ve mal güvenliği için bu yanlış uygulamalara karşı mücadelem devam edecektir. Bartın kentinin ve Bartınlıların can ve mal güvenliğinin takipçisi olmaya her zaman devam edeceğim." dedi.