Bakanlık, İl eğitim denetmenleri, şube müdürleri ve öğretmenlerin atama ve yer değiştirme işlemlerini, Milli Eğitim Bakanlığı Personeli Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği şeklinde birleştirerek, öğretmenler için iller arası zorunlu yer değişikliği çalışması yapmaktadır. Bu çalışma ile Milli Eğitim Bakanlığı’nın “göçebe öğretmen” uygulamasını hayata geçirmek istediği anlaşılmaktadır.
Türkiye demokratikleşirken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitimin paydaş kuruluşlarının görüşünü almadan yüzbinlerce çalışanın hayatını alt üst edecek bir düzenlemeyi, bırakın hayata geçirmeyi, planlamasını dahi kabul edilebilir bulmuyoruz. Daha önceki dönemlerde bakanlıkça yapılan düzenlemelerde yönetici atama ve yer değiştirme, öğretmen atama ve yer değiştirme gibi kamuoyunda tartışma oluşturabilecek ve beraberinde yeni sorunlar getirebilecek yönetmelik çalışmalarında sendikaların görüş ve önerileri alınıyorken, şimdi, 700 bin eğitim çalışanının etkileneceği bir düzenlemenin gizlenerek yapılmaya çalışılması, beraberinde büyük sorunları da getirecektir.
Teşkilat yasasında yapılan değişiklikle öğretmenlerin özür grubu tayinlerinin yılda bir kez olacak şekilde sınırlandırılması dolayısıyla aile bütünlükleri parçalanmış eğitimcilerin sorununu, okulların bütçe problemlerini çözmek, 18. Milli Eğitim Şurası kararlarını hayata geçirmek, eğitimdeki vesayeti tasfiye etmek, eğitim çalışanlarının mali ve özlük haklarını iyileştirmek, eğitim programlarının yeniden gözden geçirilerek “değerler eğitimi” konusunu gündeme almak gibi önemli konular dururken, Bakanlığın sorun çözmek yerine, yeni sorunlar üretir bir yaklaşımla her gün eğitimcileri huzursuz edecek konularla gündeme gelmesini kabul etmek mümkün değildir.
Ülkemizde varolan gelişmenin ve statükonun geriletilmesi ile ilgili başarılı çalışmalar yapılırken ülkemizde eğitim probleminin tek sorumlusunun öğretmen kitlesi olarak görülmesi düşündürücüdür. Eğitim çalışanlarının yer değiştirmesi 700 Bin kişilik bir kitlenin yer değiştirmesi demek değildir. Bu kitlenin aileleriyle birlikte 3 Milyonluk bir insan kitlesini ihtiva ettiğini düşünürsek Kavimler Göçü nazarında bir insan hareketliliğinin oluşacağı aşikardır.
Soruyoruz!
• Bu kitlenin yer değiştirmesi sırasında ödenecek milyonlarca liralık yolluk miktarı bu milletin cebinden çıkmayacak mı?
• Bu esnada emekli olacak onbinlerce öğretmenin getireceği maddi külfet devleti ekonomik olarak sıkıntıya sokmayacak mı?
• Oluşan sirkülasyon sebebiyle öğretmen açığı oluşmayacak mı?
• Bozulan moral ve motivasyon yüzünden eğitimin kalitesi azalmayacak mı?
Bu sorulara onlarcasını eklemek mümkün iken eğitim çalışanlarının daha nitelikli eğitim vermeleri için sorunlarının çözümü yönünde adım atılması beklenirken, Bakanlığın, eğitim çalışanlarının sorunlarını daha da artıracak, motivasyonlarını bozacak çalışmalara girişmesi eğitime ve eğitimcilere zarar vermekten başka bir sonuç doğurmayacaktır.
Bakanlığı, eğitim çalışanlarını huzursuz eden düzenleme ve beyanlardan uzak durmaya, eğitimin paydaşlarından görüş alarak, mevcut sorunlara eğilmeye davet ediyoruz.
Eğitim hizmet kolunda Genel Yetkili Sendika olarak, “GÖÇEBE ÖĞRETMEN” uygulamasına kesinlikle karşı olduğumuzun ve eğitimciler olarak sesimizin duyurulması ve bilinmesini istiyoruz.