Aralık ayında duyurusu yapılan ve ocak ayı sonu itibariyle başvuruları sona eren projenin en önemli noktası bu projenin sonucu, yani; Bartın’dan başvuruda bulunan 31 firma arasından kimlerin başvurusunun kabul edildiği, ne kadar alacakları ve ilimize bu proje yoluyla ne kadar “hibe” gireceğiydi.
Bu bilgileri projeden faydalanan firmaların isimlerini vererek, ne kadar hibe aldıklarını duyurarak ve yine firmaların bu hibelerle gerçekleştireceği yatırım ve hedeflerini de okurlarımızla paylaştık.
Bu ve buna benzer özel haberler gazetemiz için önemli ve güzel bir habercilik örneğidir.
Başarımız ortadadır, bu başarı önceki günlerdeki “Bartın’ın ihracat rakamları”, “Bartın’ın AB projelerindeki yeri” gibi özel haberlerimizle de sabittir.
***
Gazetecilikte yaptığımız güzel işlerin yanında zaman zaman rahatsızlık uyandıran başlıkları oluyor. Bunlarda biri de dünkü manşet haberimizin “Havadan 3 milyon lira” şeklindeki başlığı idi ve kamuoyunda ve söz konusu hibeyi alan firmalar arasında rahatsızlık uyandırdı. Bizde kendilerini dinlediğimizde bu rahatsızlığın haklı olduğuna inandık ve bugün köşemizden açıklama yapma gereği hissettik.
***
3 il için ayrılan 11 milyon liradan Bartın yaklaşık 3 milyon lira hibe alacak. Bu durumda da Karabük ve Zonguldak illerine de 4’er milyon lira ayrılmış oldu. Böyle bakıldığında Bartın’ın aldığı payın nüfus, ticari ve ekonomik hacim göz önüne alındığında önemli bir rakam olduğu ortada.
***
Bartın için önemli olan bu miktar tamamen hibeydi. Yani verilen 3 milyon lira, söz konusu firmalardan geri istenmeyecekti böyle bir durumda biz de “Havadan 3 milyon lira” başlığını kullanmayı tercih ettik.
Tabi burada başlığın rahatsızlık uyandıran yanını da bizi arayan bir büyüğümüzün ağzından aktaralım.
“Bize verilen bu hibe havadan değil. Biz, aldığımız hibeyle birlikte 2-3 katını da kendi bütçemizden yatırım yapacağız. Yani, aldığımız hibeyi bir bedel karşılığında alıyoruz. Örneğin, 200 bin lira hibeyi 600 bin lira yatırım yapma şartıyla alıyorum. Benim kasamdan da 400 bin lira çıkacak. Bunun çok yönlü prosedürleri var, sözleşmeleri var. İki gün sonra ne kadar yatırım yaptığımızı, ne yaptığımızı faturalarıyla ibraz etme gibi bir yükümlülüğümüz var. Benim, bana verilen 200 bin lira hibeyi, 400-500 bin lira ilave yatırım yapmadan kullanmam mümkün değil. “İşlerim kötü gitti, yatırımı yapamadım, sadece sizden aldığım hibe ile şu makinemi aldım” deme şansım yok. Onun için de gazetenizde yer verdiğiniz “Havadan” ibaresi çok doğru bir ibare değil. Zaten projenin çok cazip bir tarafı da yok.”
***
Bu zelzenişlerle bizde verilen hibelerin bir “havadan” olmadığını, bir “bedeli” olduğunu ve bu bedelin “üstüne ilave bütçe koyma” olduğunu öğrenmiş olduk.
***
Yani bu hibe, “küçük” işini “büyütmek” isteyenler için değil, zaten işini büyütmeyi planlayan ve bunun için kenara belli bir bütçe ayırabilecek firmalar için geçerliymiş.
Firmalara hayırlı, uğurlu olsun diyelim ve başlığımızı “alacağı hibenin en az iki katı kendi bütçesinden yatırım yapacak gücü olmayana hibe yok” diye değiştirelim.
