Kör kaşıkçı ve Ankara

Herkesin bir hikayesi var.  56 yıl önce Konya’da başlayan Hıdır Doğan’ın yaşam mücadelesi 17 sene önce işçi olarak gittiği Suudi Arabistan’da değişti.  Motorsiklet ile yaptığı yolculuk sırasında kaza yapan Doğan görme yetisini kaybetti.  Tüm müdahelere rağmen gözlerini kaybeden Hıdır Doğan Suudi Arabistan’dan Konya’ya döner. Gurbette biriktirdiği tazminatıyla kardeşleriyle bir büyükbaş hayvan çiftliği satın alır.  Gel gör ki kahpe felek peşini bırakmaz.  İşleri bozulur ve çiftlik batar.  Hem gözlerini hem de parasını kaybeden Hıdır Doğan yaşam mücadelesini bırakmaz.  Rızık Allah’tan der. Ver elini Ankara.
 
Çankaya Kaymakamına Komşu
 
Hıdır Doğan’ın Ankara günleri ekmek mücadelesi ile geçer.  3 çocuk okutan, ev geçindiren görme engelli bir baba Ankara’da ne iş yapar.  Vefalı dostlar yalnız bırakmaz. Eş dost vesile olur. Türkiye’nin Başkent’inde Kızılay’da Kumrular sokağında bir köşe başı tutar. Hem de Çankaya Kaymakamlığının tam karşısında bir tezgah açar kendine. Amasra’dan birkaç parça tahta şimşir kaşık alır. Allah rızkını kesmez. Üç, beş kuruş ekmeğini çıkarır. Sokak esnafı sahip çıkar Hıdır Doğan’a.
 
Elleri ‘’Gözü’’ oldu
 
Kolay değil gözleri olmadan tezgâhta ticaret yapmak.  Elleri gözü olur.  Her dokunduğu tahta kaşığı parmak uçları ile tanır.  Kaşığı, çatalı, salata tutacağını. Dokundumu Karadeniz’in şimşirini, Türkmen kaşığını tanıyıp müşteriye verir Hıdır Doğan. Para hesabına gelince güvenir Ankaralıya. Bugüne kadar parasını yanlış veren olmamış. Yağmur’da, karda, çamurda, sıcakta ben buradayım diyor. Çocukları okuttuk, evimize akşam lokmamızı da götürüyoruz diyen Hıdır Doğan Amasra’dan kaşık istiyor.
 
Asla Vazgeçmeyin
 
Hıdır Doğan her şey insanlar için diyerek söze başlıyor.  Doğan’’ben bir kez ölüp ikinci kez doğdum. Yaşam ne olursa olsun devam ediyor. Kafamda motosiklet kaskı patladı. Arap çöllerinde gözlerimi ve sağlığımı kaybettim. Türkiye döndüm varlığımı yitirdim. Ama hep Allaha dua ettim. Şu köşe başında şimsir kaşıkları satarak rızkımı buldum. Yüzbinkere şükür. Benim kaderim böyle. Ama mevlam büyük rızkımı kesmedi. Tahta kaşıkları satarak paramızı kazanıyoruz. Herkese şunu belirteyim ki asla vazgeçmesinler. Hayat mücadeledir’’diyerek Bartınlılara selam yolladı.